1 Haziran 2008 Pazar

bi avuc kül

herkesin birer kıvılcıma ihtiyacı oldugu anlar..
gergin bi hava..
keskin bir koku..
puslu goruntuler
herkes patlamaya hazırdır
küçük bir sürüntü
dogurur kıvılcımları
sancıyla da yangınları..

sonra kendine geldiginde dönüp bakarsın etrafında bi avuc kül yığını..
anlam veremezsin olanlara
ama olurken de direnç gösteremezz..
dışarıdan cok mu sert duruyorum?
cok mu katı tenim?
peki bu içimdeki sel..
atıyorum sizi ey kokuşmuş düşünceler
bir sızıntıdır duygularım
takip edince kocaman bi kapının ardında
renk renk dünyalar
niye siyah beyazım
niye siyahım beyazıma karısmıs gri olmus ortalık?
peki niyedir hep sorular?