12 Nisan 2012 Perşembe

çamaşır asma sorunsalı



çamaşır asma sorunsalı...


nereden çıktı bu şimdi?

sevgili bilog, karşı apartmanda içeride gizli bi örgüt oldugunu düşündüğüm bir aile var, ulen balkonda sürekli çamaşır! insan hergün çamaşır mı yıkar, hergün çamaşır mı asar? bi de o çamaşırlar abidik gubidik mi asılır? ulen o tırı vırı dolu balkon gözümü o kadar yoruyo ki, dertlenip içime kapanıyorum resmen.

çamaşırlar dışarıda çok başarılı bir biçimde kuruyabilecekken, nedir sorunun senin bre kadın!

sevgili bilog, çamaşırlar elbet dışarıda kurutulmalı, amaç kurutmaksa şekil şemal çok da önemli değil diyenlerdim fakat bu kadın, bu kadıınnn öyle bir gözüme batıyor ki ,alıp ben ascam o çamaşırları ama evde 3 çamaşır makinası oldugunu düşündüğümden elleşmiyorum.

yetmiyorsa çamaşır ipi at bizim apartmana da bi ip böyle binalar arasında sergilensin tüm çamaşırlar tam çingen mahallesine dönsün.


yurtdışında insanların balkona çamaşır asması diye bişi yok, herkes ya kurutma makinasında kurutuyor ya da içeride.batıda zaten balkon kültürü yok, neler kaçırdıklarını bilmiyolar aslında, neyse bu bambaşka bi konu:)

millet 'çamaşırımızı asmak istiiyiizz bizzz ovv yeee meeennnn,çamaşır asmak bizim hakkımız' diyerek bu görüşün karşıtı olarak böyle bi grup kurmuş ; http://www.laundrylist.org/



bizde de balkona don asma hakkımız var diye, böyle de suistimal edilmez ki canım (:

çamaşır asma konusunda obsesif olan insanlar da biliyorum kendileri, kıyafetin rengine göre mandal kullanıp hepsini matematik problemi çözer gibi özen göstererek bir simetride asıyor, sanarsın ki çamaşır ipi değil abaküs o derece düzenli,giderek artıyor azalıyor falan, öyle bi manyaklık.....


bence çamaşırlar balkona asılmalı, asalım efenim güzelce,donumuzu falan kurutalım ama hergün hergün çamaşır yıkayıp manyağa bağlamayalım, o balkonu arada boş bırakalım, çamaşırları düzgün falan asalım lütfen.

bu işi çözümlemek için biraz daha derinlere inmem gerektiğinin farkına vardım.bir kadının kendini temizliğe ve yemeğe vermesini öncelikle çözmemiz lazım:)

hayatın anlamını deterjanda bulan kadının hazin sonu; üstünden çıkmayan klorak kokusudur. hayatın anlamını yemekte bulan kadının hazin sonu ise elinden çıkmayan soğan kokusudur.

tamam biz dişiler, erkekler av peşinde koşarken işin kolayına kaçıp 'ben mağarada kalıp
yemek falan yapayım,mağara pek pislendi bi tozunu alıp temizlik de yaparım ' diyerek evde takılmışız bi dönem sonra ortada dinazor falan kalmamış ama bu işler resmen bize kalmış, içimize işlemiş.

canı sıkılınca kendini temizliğe veren, yemek yapan kadın, sana sesleniyorum;

temizlik hoştur ,güzeldir ,titiz olmak iyidir; yemek yapmak , yemek güzel bişidir, löp löp oluruz falan ama hayatın anlamını orada aramayın, hayatınızdaki boşlukları bunlarla doldurmayın gidin kendinize başka uğraşlar bulun, kadının bu kaçınılmaz kaderinini aşın.

o sepet sepet çamaşırlar yıkanacak,asılcak, güneşte sararcak bozarcak, toplanacak, katlanacak, ütülenecek, dolaplara yerleştirilcek falan, sonra özensiz bünyeler bunları 2 günde kirletip sirkülasyonu tekrar başlatacak, bu bi kısır döngü, buraya giriş var çıkış yok:)

demek istediğim çamaşır yıkamayın, pasaklı gezinin değil, haftanın hergününü çamaşır asmak için ayıracağına, bi günde hallet hepsini,bitti gitti, git 6 gün gez ,hobi falan bul:D

sevgili komsucum, şu yıkadığın çamaşırlar, bi milyon kez yıkana yıkana pikaçunun kıyafetine dönmüş( kimbilir kaç derecede yıkıyodur bu:P) şu çamaşırları ağzını gözünü yamultarak asmassan tekrar giyilebilir onlar, ayrıca yeter yahuu benim de göz zevkimi bozma, balkondan her baktığımda pasaklı , simetrisi olmayan bi balkon görmek istemiyorum, şimdi adam ol ve elindeki mandalları yavaşça yere bırak...

yazının norması; balkonlarınızda sefa sürebilecekken, onları günlerce astığınız çamaşırlarla ziyan etmeyin, düzenli olun,adam olun.


5 Nisan 2012 Perşembe

vesikalık fotoğraf çektirme sorunsalı



yıllardır oraya lazım buraya lazım diye bi milyon tane vesikalık fotoğraf çektirdim, hep de streslidir bu olay zaten,ya çok gülersin dişlerinin hepsi meydandadır, laubali bi imaj olur. gülmezsin ciddi olursun ,yarım gülersin sanki biri gıdıklamış da kendini kasmışssın ya da zorla gülmüşsün gibi imaj oluyo, ne yapacağımı bilemiyorum, bi de flaşlar gözüne gözüne patlıyo, ne kadar poza girsem de o anda bozuluyo ahahah:)

her vesikalık çektirmeye gittiğimde bu sefer ki bari adam gibi olsun diyorum, triplere fln giriyorum, kendimi müthiş hissediyorum heh diyorum bu sefer oldu herhalde, önümüzdeki yüzyıl başka vesikalık çektirmem sürekli bunu kullanırım ama fotoyu elime bi alıyorum; aman tanrım yine bi mallık var fotoda!

bi keresinde hafif bi makyajla gittim pasaport için çektirmiştim, ama maşallaah fotoğrafçı amca makyajımı az buldu herhalde kendisi baya bi eklemeler yapmış, yüzüme allık mallık yapmış fotoşopta ,hafif de yapmamış, elma yanaklı olmuşum baya! hay bin kunduz!

dedim bu esnaf amcanın tarzı bu demek ki ,başka yere gittim,daha profesyonel gibi duran bi yere.bu profesyonel mekanda da ayna mayna yoktu,bi de yahu insan hiç mi uyarmaz saçını düzelt diye ,sanki kavgadan çıkmışım da bi de vesikalık çektireyim demişim gibi.

begenmedim ama elimde de bi sürü olunca foto kullanmak zorunda kaldım, pasaportuma kullandım ama her defasında beni pasaporttakine benzetemedikleri için açıklamak zorunda kalmıştım;biliyorum silah kaçakcısı gibi görünüyor fekat özümde hanım hanımcık bi kızım falan ahahaha:D

bi de elimde hep olsun bi tane diyorum, acilen bişiye lazım oluyo gidiyo elimden fotolar sonra bana yine fotoğrafçı yolları görünüyo,

sonuç olarak ;şuana kadar çektirdiğim binikiyüzelliüç adet fotoların hiçbirisi de bana benzemiyor! bu kadar mı olur? o kadar alakasız ki bu fotodaki benim diye iddia bile edemiyorum.

burdan fotoğrafçılara seslenmek istiyorum, insanlar sümüklü çocukları bile öyle çekiyo ki sanat oluyo, siz de bizi yamultup duruyosunuz pikaçu gibi çıkıyoruz ,e insaf yahu(:

insanları acayip hallere sokmayı ulvi amaçları olarak edindiklerini düşünüyorum, yapmayın etmeyin, yazık bize, gelin el ele verelim, insancıl fotolarımız olsun (: